Hani Dolmabahçe'de Yürürken... Burda Konu Hayattır... Çünkü Aslolan Hayattır ve Hayat Da Beşiktaş'tır!
13 Ekim 2009 Salı
Hikmet Abi Formülü
Yine bir seçim öncesi, yine adı geçiyor. İçimden aday olmaz diyordum. Büyük ihtimal de olmayacakmış. Sanırım bu ülkede her kesim tarafından sevilen siyasetçilerden, bürokratlardan biridir ki bu bizim ülkemizde gerçekleşmesi zor bir hissiyat birliği. Beşiktaş'ın seçim dönemlerinde de, zamanında uzlaşma gereken durumlarda nasıl Türkiye siyasi hayatında "Hikmet Abi Formülü" devreye girdiyse, devreye girmeye başladı, en azından lafı ediliyor. Her seferinde Hikmet Çetin İstanbul'a gelir, "camianın önde gelenleri" ile görüşür ve bunlar Hikmet Çetin'i destekler ama nihayetinde aday olmaz ve biz de başka formüllere bakarız. Şimdi de bu tip bir durum hasıl oldu. Aday olsa mıydı sorusunun bendeki cevabı, olsundur. Yöneticiliğine kimsenin diyecek lafı yoktur. Şimdi diyebilirler Beşiktaş'ın başkanı zengin olmalıdır. Zenginleri de gördük. Hem anlayamadığım bir diğer konu, "şirket" olan bir spor kulubü, borsaya açık, her türlü denetime açık, keyfi olarak kasasına nasıl para girer, bunun vergi düzenlemelerinde, şirketlerin mali hukukunda nasıl bir yeri var merak etmişimdir. Yani adamın biri gelip kulube milyon dolarlar veriyor ve hiçbir kurum, bu para neyin nesi, nerden aldın, vergisi mergisi nerde bunun, demiyor mu? Neyse bu başka bir konu. Demek istediğim parayla kulüp yönetilmiyor, önemli olan Türkiye'nin en önemli markalarından biri olan Beşiktaş'ı yönetmek. Baba Demirören oğlunun marka yönetmedeki zaafını gördüğünden midir nedir, Demirören Grubuna bir zeval gelmesin diye sanırım, başımıza musallat etti bu adamı. Yine dağılıyor. İşin özü yönetim kabiliyeti eşsiz olan biri bu işi götürebilir. Bu da Hikmet Çetin de fazlasıyla var. Bence onu benim gönlümde öne çıkaran en başta da dediğim her kesim tarafından sevilen, saygı duyulan bir kişi olması. Ben artık Beşiktaş başkanına adıyla soyadıyla hitap edilmesini istiyorum. Her ne kadar sevmesem de, birinin gelip "sizin tüpçü de gitmedi gitti" demesi hoşuma gitmiyor. O koltuğa oturan adamın, bir ağırlığı olmalı ona laf edecek kişi ilk önce destur demeli. Demirören ve onun gibi bir adamda bu yok malesef. Onun için Hikmet Çetin ve onun benzeri adamlar istiyor kalbim ve aklım. Hikmet Çetin öne çıktığı için onun adı geçiyor bu yazıda varsa burada söz konusu olan özelliklere nail başka biri, o da olabilir ama hani dedim, Beşiktaş Başkanına elin adamı gelip iki laf edecekse, ön iliklesin bir destur alsın...
Kaydol:
Kayıt Yorumları (Atom)
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder